ÜFÜRÜKCU HACA (ALINTI)

ÜFÜRÜKÇÜ (Tabib Hoca Efendi Hazretleri)




Pazar gecesi geç vakitte telefonum çalınca hayırdır inşallah deyip cevap vermek üzere ahizeyi kaldırdım. Arayan, tedavi ettiğim kadın hastalarımdan birinin kocasıydı. Adam karısının sinir krizi geçirmekte olduğunu, kendisini yatak odasına kapatan kadının, sürekli çığlıklar atarak hiç bir şekilde kendisine yaklaşılmasına izin vermediğini çaresizlik içinde bana anlatmaya çalışıp, herhangi bir yardımım olup olamayacağını soruyordu. escort eskişehir Hemen oraya geleceğimi beni beklemesini söyleyip, doktor çantamı alarak, bir kaç sokak ötemde oturan bu sorunlu çiftin evine yollandım. Kadını bir müddettir tedavi ediyordum. Aslında hiçbir fiziksel rahatsızlığı olmayan genç kadının derdinin ne olduğunu bir kaç muayeneden sonra anlamıştım. Kadın otuzlu yaşlarının hemen başında, albenili bir dişi çekiciliğine sahip, sokakta erkeklerin bakışlarını rahatlıkla üstüne çekebilen ve bunun için de özellikle çaba göstermeye hevesli, ancak bununla beraber hafif meşrep olmayan bir kadındı. Tedavi sırasındaki konuşmalarımızda bana açıkça söylemese de kocasıyla olan ilişkilerinin son derece yetersiz olduğundan şikayetçi olduğu sonucunu çıkardığım genç kadın, eşinin kendisini tamamen işe verdiğini, müthiş bir para kazanma hırsına kapılan adamın yüzünü iki üç ayda bir gördüğünü, hiç olmazsa çocukları olsa kendisini onlarla avutacağını, ama eşinin çocuk yapmaya bile vaktinin olmadığından dert yanıp, ne yapacağını bilemez halde sıkıntısından ateşler bastığını anlatmıştı. Bu verilerin ışığında ben hemen teşhisimi koymuş, cinsel olgunluğunun eskişehir otele gelen escort en hızlı yaşlarını yaşayan genç dişinin, erkeğine şiddetle ihtiyaç duyduğu bir dönemde, kocasının, manevi yada fiziki hiç bir ihtiyacına cevap vermemesi nedeniyle, histeri diye adlandırdığımız, genellikle tatminsiz orta yaş bunalımındaki kadınlarda görülen bir psikolojik hastalığa yakalandığını saptamıştım. Henüz otuzlu yaşlarını yeni yaşamaya başlamış bu genç kadının orta yaş kuşağından olmadığı aşikardı ama, bu hastalık çok güçlü tatminsizlikler yaşayan her insanın başına gelmesi mümkün olan, doktor kontrolüne alındığı zaman ise tedavi edilme şansının yüksek olduğu bir rahatsızlıktır. Bu vakada en sağlıklı çare psikiyatrik ilaçlardan ziyade mevcut durumu oluşturan olumsuz koşulların değiştirilmesi, sevgi ve ilgi gösterip, düzenli bir cinsel yaşam sürdürmesini sağlayarak, hastaya normal hayatını geri kazandırmaktı. Konuya bu şekilde vakıf olmanın bilincinde, doktor çantam elimde olarak ailenin kapısını çaldım. Adının Mahmut olduğunu bildiğim adam, yatak odasına kapanıp kapıyı ardından kilitleyen Güleser`in kendisiyle konuşmaya çalıştıkça çığlıklar attığını ve iletişim eskişehir escort bayan kurmayı reddettiğini, yüzündeki korkmuş ve çok üzgün ifadeyle, heyecandan dili dolanarak bana anlatmaya çalışıyordu. Beraberce yatak odasının kapısına gittiğim Mahmut, benim geldiğimi haber verirken, kadının avazı çıktığı kadar bağırıp çığlıklar atmaya devam etmesi üzerine, tam bir histeri krizi olduğunu anladım. Mahmuta susmasını söyleyip Sakin bir sesle kadına hitaben konuşmaya başladım. Hiç bağırmadan, benim sakinleştirici sesimi bir müddet dinleyen kadına; ´´İstersen içeri gireyim karşılıklı dertleşelim. Söz veriyorum Mahmut girmeyecek“ deyince, biraz sakinleştiğini sandığım kadın ikna olmuş olmalı ki, kapının kilidini açtı. Gözleri umutla parlayan kocaya dönüp fısıltıyla; ´´Daha hiçbirşey halolmuş değil, bu iş belki de sabaha kadar sürebilir. sen hiç bir şekilde olaya müdahale etme, bu durumdaki bir hasta üstüne gidilirse, kötü trajik olaylara sebep olabilir. Sanırım konuşarak epey bir zaman harcamamız gerekiyor“ dedim. Adamcağız zaten başedemediği, deli gibi davranan karısından korkmuş bir durumda ve fısıltıyla; ´´Tamam tamam doktor bey ,nasıl bilirsen öyle olsun, yeterki şu deliyi bir sakinleştir.“ deyince, ben merek etmemesini işaret eden bir mimik yaparak içeri girdim. Kadın beni hemen kapının arkasında elinde anahtarla bekliyormuş. Ben girer girmez kapıyı tekrar kilitleyip arkasındaki kapıya yaslanarak bana meydan okur gibi bakmaya başladı. O anda kadının üstündeki olağan üstü seksi ve bir o kadar da şık elbiseyi görünce şaşırdım. Vücudunun müthiş dişi hatlarını olduğu gibi ortaya çıkartmış, şeffaf kumaş, bırakın göğüslerinin uçlarını, içine giydiğiminik siyah küIodunu bile ayrıntılı olarak belli ediyordu. Benim şok içinde gözlerimi alamadan vücuduna bakıp kaldığımı gören kadın durumunu açıklamak istermiş gibi ama kırgın bir sesle; ´´ Bugün bizim evlilik yıldönümümüzdü “ dedi. Gerisini ben tahmin ederek; ´´ Ve kocan bunu unuttu“ dedim. Kadın; ´´Aynı üç senedir olduğu gibi“ dedikten sonra bunun onu ne kadar kırdığını belli eder bir şekilde hırsla ve ağzını sonuna kadar açarak yeniden çığlık atmaya başladı. Hiç sesimi çıkarmadan, sakin sakin çığlıklarının bitmesini bekleyip sustuğunda; ´´ Bitti mi?“ diye sordum. Bunun üzerine kadın tekrar bağırmak için ağzını açarken, bir adım yaklaşıp omuzlarından tuttum ve kendime çektim. Bir an şaşıran kadın, kendisine uzanan bir dost eli olduğumu kavrayıp, saatlerdir bütün varlığını mengene gibi sıkan baskıdan sıyrılarak başını omuzuma yasladı ve hüngür hüngür ağlamaya başladı. Üzülmüştüm. Ayakta sırtını okşayıp teselli etmeye çalıştığım kadının neredeyse çıplak olan vücudunun bedenime teması o anda bu durumdan biraz utanç duysam da erkekliğimin ister istemez uyanmasına neden olmuştu. Karnındaki sertliğimi farkeden kadın biraz geri çekilerek ´´İşte ben bunu bekliyorum kocamdan, çok mu fazla istediğim“ diyerek kendisine dostça sarılmayımı yoksa bedenine yaslanan erkeklik organının sertliğinimi kastettiğini anlayabilmeyi belirsiz bırakan bir şikayette bulundu. Hala kollarıyla bana sarılmış haIde başını omuzuma yaslayarak ağlayan kadın dertlenmeye devam etti; ´´Neredeyse sekiz aydır kocam yanıma yaklaşmadı. Bende genç bir kadınım, benimde arzularım beklentilerim var. Önceleri geçer gider o da taş değil ya diyordum. Sonra, acaba başka kadınlara mı gidiyor diye düşünerek kontrol etmeye başladım ama hiç de öyle görünmüyordu. Ne zaman işte olduğunu bahane edip eve gelmese kontrol eder oldum ancak adam gerçekten manyak gibi çalışıyordu. Artık öyle bunaldım ki! Daha önce size bütün bunları açık açık anlatamamıştım fakat artık dayanamıyorum“ diyen kadın, yüzüme bakıp sordu; ´´Sizce sorun bende mi? Ben mi anormal beklentiler içindeyim? “deyince; ´´Hayır kesinlikle sen normaIbeklentiler içinde olan sağIıkIı bir kadınsın“ dedim. Bu arada kadının vücudu yeniden bana yaklaşmış, erkekliğime dokunan gergin karnı engel olamadığım bir şekilde organımın sertleşmesine ve kalınlaşmasına neden olmaya devam ediyordu. Cinsel açlık içindeki dişinin bu uyarıcı temasa tepkisi ise kendini biraz daha bastırmak oldu. Onun bu hareketi üzerine omuzlarına sardığım kollarımıgevşeterek beline indirdim ve yuvarlak kalçalarıyla olağanüstü bir uyum içerisinde birleşen bölgede ellerimi birbirine kavuşturarak kadının önüme yaslanmasını destekleyen bir hareket yaptım. Giydiği ipek elbisenin üzerinden okşarken parmak uçIarım çıplak tenine temas ediyormuş gibi hissediyordum. Kulağına; ´´Tamam herşey geçecek artık sakin ol“ deyip, kadının sırtını dostça okşarken karnının üzerine yaslanan demir gibi sert kamışım içinde bulunduğumuz durumun hiçte masum olamayacağını ikimize de ihtar eder bir şekilde içine hücum eden kanın nabız atışlarını çok açık bir şekilde tenlerimizde hissettiriyordu. Kollarını boynuma doğru uzatırken ikimizde artık durumun değişmeye başladığının farkındaydık. Kadın kısık bir sesle; ´´Çok ihtiyacım var “ dedi. Dışarıda karısını sakinleştirmemi bekleyen kocasının varlığı beni bir an düşündürdüyse de kadının kapıyı kilitlemiş olduğu aklıma gelince bu tarafta güvende olduğumuzu kavradım. Sırtını okşadığım kadının beline, oradan da kalçalarına giden ellerimi herşeye rağmen nasıl bir tepki alacağımı bekler bir şekilde bir müddet hareket ettirmedim. KarşıIık oIarak bana biraz daha sokuIan dişinin harika yuvarlaklarını yavaş yavaş okşamaya ve sıkmaya başladığımda kadın; ´´ İşte istediğim bu, çok mu şey istiyorum yani? “ diyerek durumumuza açıklık getirmesiyle, heyecanlı bir istekle, kalçalarına yapışmış olan elbiseyi yukarı doğru çekip diri kalçalarının arasına elimi soktum. Kadın öylesine dolu olmalıydı ki, vücutlarımızın o ana kadarki teması bile kadınlığının sırılsıklam olmasına yetmişti. Topuklu ayakkabılarıyla tam benim bedenime uygun bir seviyede duran cinsel açlık içindeki dişiyi daha sakin hale getirmenin başka bir yolu olmadığının bilinciyle, arkasını döndürüp,
ellerini kapıya yaslattım. Ne yapacağımı anlamış görünen kadın, telaşlı arzuyla belini iyice eğip, tam erkekliğimin hizasında bütün ihtişamıyla şişkin ve ıslak dudakları hafifçe aralanmış olan kadınlığını geriye çıkarttı. Fermuarımı indirip hayalarımla birlikte dışarı çıkardığım devleşmiş organıma başını çevirip şöyle bir bakan kadın, erkeklik organının uyarıcı görüntüsünün verdiği zevkle hafif bir oh sesi çıkarırken, aletimin başını nicedir açlıkla kıvranan kadınlığının
kaygan bir ıslaklıkla parlayıp arzuyla açılmış olan girişine dayadım. Histeri krizi içindeyken sevişme moduna geçmiş olan kadın, kalın organımın aç kadınlığına dokunuşuyla birlikte, aynen eve geldiğimde yaptığı gibi müthiş bir çığlık attı. Ben içine yerleşip pompalamaya başlayınca da çığlıklarını durmaksızın devam ettirdi. Kocası kapının önüne gelip kadının gönlünü almak için özürler dilerken, ben hemen arkada, karısının üstünden çıkardığım elbiseyi yukardan aşağı doğru sıyırmış, çıplak memelerini sıkıyor, kocası hemen kapının ardında kadına sakinleşmesi için yalvarırken, kadının biraz sonra sakinleşmesine iyi geleceğinin bilincinde olarak sertçe pompalamaya devam ediyordum. Aylardır erkeksiz kalmış olan dişi son bir çığlıkla titremeler ve kasılmalarla boşalmaya başladı. Dakikalar süren inanılmaz uzun orgazmı
sırasında da hayvani inlemeler çıkarmaya devam etti. Kapının arkasında ki Mahmut, karısının çığlıklarının kesildiğini duyunca nihayet sakinleştiğini düşünerek yalvarmayı bırakmıştı. Boşalması süresince içinden çıkarmadığım
kamışımın hareketlerini ağır bir tempoyla devam ettirirken, memelerini okşadığım azgın dişi gevşeyince yatağa yatıp yorganı üstüne çekmesini ve beni beklemesini söyledim. Aletimi pantolonumdan içeri sokup odadan çıkarak salonda beni bekleyen Mahmutun yanına gittim. Karısına bir sakinleştirici verdiğimi ancak bu gece birbirlerinden uzak durmalarının çok daha sağlıklı olacağını, durumunu biraz tehlikeli gördüğüm kadının herhangi bi çılgınlık yapmaması ve olası komplikasyonları önlemek için yanında sabaha kadar bekleyeceğimi söyledim.Yaşadığı sıkıntıIı durumdan yorgun düşüp hala işini düşünen adam ´´Ben yatıp uyuyabilmek isterim ama nasıl uyku tutar ki bu sinir bozukluğuyla, aksi gibi sabah erken işe gitmem gerekiyor hem de.“ diyen adama uyku ilacı aIması önerime sevinçle oIumIu yanıt veren erkek verdiğim güçlü uyku vericiden iki tane aldı. ´´ Bu arada karının bağırmalarını duyarsan aldırma ben hallederim“ dediğim mahmut, kendisine eziyet çektiren durumdan kurtulmuş olmanın verdiği rahatlamayla yardımlarım için şükran duyduğunu belirten sözler mırıldandıktan sonra doğru diğer yatak odasına gitti. Daha o yoldayken gömleğimin düğmelerini çıkarmaya başlamıştım bile. Kapıyı ardımdan kilitler kilitlemez kim olduğumu anlamak için başını yorgandan dışarı çıkartan kadın soyunmaya başladığımı görünce yüzünde sevinçli bir gülümsemeyle yorganı üstünden attı. Donumun içinden fırlayan henüz hiç rahatlayamamış diri erkekliğime saldırıp iştahla emmeye başlayan kadını ters olarak üstüme uzatıp ben de onun aç kadınlığını yalamaya başIadım. Hatunun isterik inlemeleri odayı doldururken ani bir hareketIe beni hırsla yatağa itip ata biner gibi üstüme çıktıktı. İçine yerleştirdiği kamışımın üstünde inip kalmaya başlayan kadının bu pervasız ataklığı karşısında yattığım kadınların agresif olmasına alışık değiIimdir. Biraz şaşırmış olarak üstümde zıplayan kadının memelerini sıkarken uzanıp dudaklarını ağzıma aldım. Aynı şekilde cevap veren kızgın dişi üstüme eğilmiş durumda kalçalarını kucağıma hırsla çarptırıp içine girip çıkarken bir görünüp bir kaybolan erkekliğimi bir an önce zevkin doruğuna ulaşabilmek için ustaca kullanıyordu. O anda içimden; “Vah zavallı adam vah, yahu bu karıyı değil sen bir tabur asker getirsen yine doyuramazsın. Kaldı ki aylardır elini bile sürmemişsin´´diye geçirdim. Kadın en sevdiği favorisi olduğunu tahmin ettiğim o pozisyonda herhalde en az dört kere çok güçlü ogazmlar yaşadı. Sonuncudan sonra cidden rahatlamış bir ifadeyle göğsüme uzandığında, sarılıp uzun müddet, şevkatIi okşamalarımı devam ettirdim. Bana minnet dolu bakışlarla bakan genç kadın; ´´ İşte bu kadar. Ya bundan sonra ne olacak? “ deyince´´Merak etme kocanı normale döndürmek için bir arkadaş gibi konuşup onun da derdi neymiş öğrenmeye çalışacağım ve sana söz veriyorum o normale dönene kadar seni hep mutlu etmeye devam edeceğim“ dedim. Bu sözlerim üzerine bana neredeyse aşkla sarılan kadın dudaklarımı dudaklarıma uzatıp tutkuyla öperken aniden öpüşmeyi keserek merakla; ´´Mahmut nerede?“ diye sordu. Adamcağızın yaşadıkları şeylerden dolayı çok sarsılmış olduğu için diğer odaya uyumaya gittiğini bunu sağlamak içinde kendisine güçlü bir uyku ilacı verdiğimi açıkladığım Güleser, gidip bir bakayım dedikten sonra üstüne geceliğini geçirerek odadan çıktı. Ben de önümden süzülüp giden harika dişinin yarı çıplak halinin çekim gücüyle çıplak olarak arkasından gittim. Adamın uyumakta olduğu odanın kapısından kendimi saklayarak bakınca Güleser`in kocasının yanıbaşında oturup sevgi dolu bir
ifadeyle baktığı adamın yüzünü okşadığını görünce kadın kocasına aşık, onun için bu güne kadar sadık kalabilmeyi başarmış diye düşündüm. Başucunda duran kadının okşamalarına kayıtsız kalarak uykusuna devam eden adamın vermiş olduğum ilaçtan sonra kolay kolay uyanamayacağının bilincinde, kendimi sakınmadan kapıdan olanları izlerken kadının ellerinin uyuyan adamın cinsel organına doğru uzandığını görüp durumun ilginçleşmeye başladığını farkettim. Kadın, adamın şortundan içeri uzattığı eliyle kavradığı erkekliği sıvazlayarak büyütmeye çalışıyordu. Uykuda olmasına rağmen her sağlıklı erkek gibi cinsel organına doğrudan yapılan bu uyarıya derkal reaksiyon gösteren adamın, bilinci derin bir uykudayken bedeni cinsel olarak uyanmaya başladı. Kadının elinde büyüyüp diri bir erkeklik organına dönüşmüş olan alete dudaklarını uzatan kadın, ağzına aldığı başından dibine değin boğazına kadar sokup çıkarmaya başlayınca , karşımdaki bu tahrik edici sahnenin hala orgazm olmamış olan bendeki erotik etkisi çok güçlü oldu. Kendimi sakınmadan odaya girip, derin uykudaki kocasına oral seks yaparken, yatağın kenarına kalçaları dışarıda kalacak şekilde uzanmış olan kadının arkasına geçtim ve itiraz etmesine fırsat vermeden içine girdim. İnanılmaz bir zevk tufanı içindeydim sanki. İnce belinden kavrayıp yuvarlak kalçalarına kamçı vuruşuna benzer sesler çıkararak pompaladığım kadın, bir yandan kocasının iyice dikilmiş organını ağzına sokup çıkarıyor, bir yandan da benim vuruşlarıma inlemelerle karşılık veriyordu. Bir an elimden kurtulup çok özlemiş olduğunu sandığım kocasının organına kavuşmak için aynı benimle yaptığı gibi ata biner pozisyonda adamın üstüne çıkıp derhal içine soktuğu organın
üstünde hırsla inip kalkmaya başladı. Uyuyan adama şöyle bir bakınca, yüzünde mutlu bir tebessümle hiç bir rahatsızlık belirtisi göstermeden uykusuna devam ettiğini gördüm. Aslında verdiğim Rohipnol´ün bilinci körelten etkisini
bildiğimden adamın uyanıp gözlerini açsa bile ilacın yarattığı sersemlikten dolayı neler olduğunun ayırdına varamayacağını, en azından uyandığı zaman olanları hatırlamayacağını çok iyi biliyordum. Bu güvenle yatağa tırmanıp
içinden henüz çıkmış olmanın verdiği ıslaklıkla pırıl pırıl parlayan zevk sopamı kadının dudaklarına uzattım. Tam kocasının gözleri önünde yaptığım bu pervasız harekete önce biraz şaşıran Güleser, benim merak etmemesini adamın
uyanamayacağını anlatmak isteyen işaretimle, kocasının kalınlaşmış organının üstünde inip kalkmaya devam ederken, boşalma ihtiyacı içinde, şiddetli basınçtan karnıma yapışmış durumdaki erkekliğimi eliyle kavrayıp ağzına aldı. İştahla
emdiği aletimi neredeyse dibine kadar ağzına sokan tutku ve arzu dolu dişi, aniden kocasının üstündeki inip kalkmalarını kesip, hoşnutsuz bir ifadeyle birşeyler mırıldanmaya başladı. Bilinçsiz halde uyuyan adamın cinsel performansı karısını tatmin etmeye yetmemiş ve adamcağız boşalmıştı. Bu durumda işinin yarım kaldığını anladığım, kocasının üstünde hala ata biner durumda oturan kadının arkasına geçerek omuzlarından tuttum ve kocasının üstüne biraz eğilmesini sağladım. Dizlerimin üstünde çömelip, adamın bacaklarını bacaklarımın arasına alarak, kalçalarının ortasındaki iyice kızışıp arzuyla açılan kaygan deliğine girdim. Uykudaki kocasının taşakları üstünde çırılçıplak otururken, adamın yarım bıraktığı işi tamamlamak üzere kadının dolgun kalçalarına çarpa çarpa hırsla ve arzuyla pompalamaya başladım. Bu arada Güleser aylardır açlığını hissettiği erkeklik organı tam istediği gibi kadınlığını yarıyor olmasının verdiği şevkle aşka gelip uyuyan kocasının dudaklarına yumulmuş, kimbilir kaçıncı kere orgazm olduğunu belli eder şekilde inlemeye başlamıştı. Çığlıklarla boşalırken başını çevirip düzücüsüne minnetle bakan kadının kalçalarına vuruşlarımı şiddetlendirerek hızlandım. Kadın benim hareketlerimden gelmek üzere olduğumu anlayarak; ´´Sakın içime boşalma“ diye fısıldayınca böyle bir şeye alışkın olmadığım halde ilk püskürmem başlamadan kadının içinden çıktım. Güleser bana sürpriz bir hareketle kamışımı ağzına alıp ustaca vakumlamaya başladı. Tam da kocasının başının üstünde, ağzının içinde hapsederek güçlü emişlerle sağdığı zevk aletim neredeyse bir itfaiye hortumu gibi müthiş bir tazyikle kadının gırtlağına doğru fışkırmaya başladı. Kasılmalarım ve püskürmelerim arasında güçlü emişlerini hiç kesmeyen kadının bu beklenmedik hareketi, boşalmaktan aldığım hazzı kat kat artırdı. Biraz rahatladıktan sonra ben keyifle gevşerken, dudaklarıma iştahlı bir öpücük konduran kadın kulağıma eğilip; ´´ Bu bana yaşattığın harika şeyler için küçük bir hediye “dedi. Gerçekten de bu güne kadar bana yaptığı bu davranışı sergileyecek çok fazla kadın çıkmamıştı karşıma. Kocasını temizleyen kadını bir müddet seyrettikten sonra yatak odasına dönüp huzurlu bir yorgunluk hissiyle yatağa uzandım. Zavallı adamın sabah işe gitmem lazım demesine rağmen ertesi gün öğlene kadar belki de daha uzun süre uyanamayacağını çok iyi biliyordum. Az sonra sekse doymuş vücudunun duyarlı çırılçıplaklığıyla yanıma uzanan kadına sevgiyle sarılıp, o geceki yedek koca rolümü platonik bir havada devam ettirdim. Sabah uyandığımda saat dokuza geliyordu. Adam uyanmış olsa bile odanın kapısı kilitli olduğundan içeri giremeyeceğini bilmenin verdiği güvenle arkasından sarılmış olduğum kadının içine bir kez daha girdim. Bu defa tamamen benim kontrolündeki sevişmemizde, kadın kendisine yaşattığım harika şeylerin farklılığı karşısında ,seks yapmanın dün gece kendisinin son derece agresif bir şekilde yaptığından çok daha farklı ve rafine zevklerle yapılabileceğinin farkına varmış olarak sevişmemiz boyunca komplimanlar yaparak erkeklik gururumu okşadı.
Birlikte yaptığımız eğlenceli ve rahatlatıcı bir banyodan sonra harika bir manzarası olan balkonda enfes bir kahvaltı edip çaylarımızı içerken, uyanıp duş almış olan Mahmut yanımıza geldi. Kendisine suçlu suçlu bakan kocasına muzip bir ifadeyle bakan Güleser; ´´Sana çay doldurayım mı hayatım?“ diyen karısının normale dönmüş olmasının verdiği sevinçle; ´´Çok iyi olur canım, ayrıca nedense kurt gibi de açım“ demesiyle az kalsın, seks yapmanın iştah açıcı etkisi vardır diyecektim ki kendimi zor tuttum. Öyle ya adamcağız seks yapmış olduğunu bilmiyordu ki! Saatin kaç olduğunu soran Mahmut onbire geliyor cevabını alınca telaşla; ´´İşe geç kalmışım “ diyerek yerinden fırlamaya çalışması üzerine
kolundan yakalayıp yerine oturttum. Mahmutçum seninle biraz konuşmak istiyorum diyerek durdurdum. Kocasıyla ne konuşmak istediğimi bilen Güleser´in sürekli bahaneler yaratarak yanımızdan uzun süreler ayrılmasının da verdiği rahatlıkla, bu yaptıklarının yanlış olduğunu, insanın aile mutluluğunun işten önce gelmesi gerektiğini, iş ortamının her zaman çalışkan bir erkek tarafından kolaylıkla kurulabileceğini ama seven bir kadın bulmanın kolay olmadığını uzun uzun anlatarak, benim bu öğütlerimi dinlerken bir hayli etkilenmiş görünen genç adama arkadaşça nasihat ettim. Kurnazlıkla da ekleyerek; ´´Bak, genç güzel ve oldukça çekici bir karın var. Sonunda dayanamayıp ihtiyacı olan sevgiyi ve ilgiyi başkalarında bulmasını istermisin?“ diye sorarken ilave ettim; ´´ Düşün bir kere sana sadık kalmaya kendini bu denli adamış bir kadın olmayıp da art niyetli olsaydı, bütün gece başka bir erkekle odasında kalan kadın hiç rahat
durur muydu? halbuki kızcağız bütün gece senin adını sayıklayıp durdu“ deyip, balkon kapısından kocasının arkasında durup benim bu konuştuklarımı dinleyen Güleser´in tebessümlü bakışları altında, asabi bir pozda da devam ettim; ´´Bak
kardeşim aklını başına al ve gül gibi karına sahip çık. Mal, mülk hepsi yalan. Bir de bebek yapın ki kadıncağızın senden başka sevgisini verebileceği değerli bir şeyi olsun.“ deyince, kapıda beni sessizce dinleyen kadın ´´İnşallah
yarabbim“ der gibi ellerini yukarı açması komiğime gitti ve duruma biraz aykırı kaçacak olan kahkahamı öksürüyormuş gibi kamufle edip; ´´Eh artık bana müsaade, kaçayım artık.“ dedim. Faturayı iş yerine göndermemi rica eden adam, usulen çok da önemli olmadığını söylememe rağmen, daha sonra, o geceki zahmetlerimi karşılayacak yüklü bir miktarı içeren faturayı, işyerinin muhasebe servisine göndererek tahsil ettirdim. Balkonda otururken bıraktığım, öğütlerimin etkisiyle birşeylerin değişmesi gerektiğinin bilincine varmış gibi görünen Mahmut, çayını yudumlayıp alışkın olmadığı kadar geç kahvaltısının keyfine varmaya çalışırken, beni kapıya kadar yolcu eden Güleser, dudaklarıma ıslak bir öpücük kondurarak şehvet dolu bir sesle; ´´Seninle işimiz bitmeyecek, anlaşılan yatakta senden öğreneceğim çok şey var, bunu bu sabahki sevişmemizde anladım “ derken önüme uzattığı eIiyIe aşk kılıcımı okşuyordu…